SceneKids, EmoFun Forum, Müzik & Chat
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

SceneKids, EmoFun Forum, Müzik & Chat

UYELERE OZEL SCENEKIDS TOPICLER... BAZILARI İÇİN SADECE FORUM AMA BİZİM İÇİN BİR AİLE... UYELİK 5 SANIYE UŞENME AmK :)
 
AnasayfaGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Punk Felsefesi

Aşağa gitmek 
5 posters
YazarMesaj
JoHnxD
Admin
Admin
JoHnxD


Mesaj Sayısı : 1575
Rep Puan : 1934
Kayıt tarihi : 20/04/09
Yaş : 35
Nerden : Ankara

Punk Felsefesi Empty
MesajKonu: Punk Felsefesi   Punk Felsefesi Icon_minitimePtsi Nis. 20, 2009 11:05 pm

Eli kolu bağlı oturmak ve şikayet etmek yerine "kendin yap" sloganıyla kapitalist sistemin yüzüne tüküren Punk'ların müziklerini dinledin, simdi de felsefelerini oku!

İş siyasi ideolojiyi seçmeye gelince, Punk’ların büyük çoğunluğu anarşizmi tercih ediyorlar. Kapitalizm veya komünizmin herhangi bir türünün devam etmesini destekleyen neredeyse hiç yok. Bu, bütün Punk’ların, Anarşizm’in tarihi ve kuramı hakkında çok okudukları anlamına gelmez, fakat çoğu, Anarşizm’in resmi devletin veya hükümdarların olmaması, bireysel özgürlük ve sorumluluğa değer verilmesi ilkeleri çerçevesinde oluşturulan bir inancı paylaşıyorlardır (kim paylaşmaz ki). Minneapolis’den çıkan fanzin Profane Existence, Kuzey Amerika’daki en büyük anarşist fanzindir ve içerdiği müzik ve politik bilgiler, anarşist bakış açısından aktarılmaktadır. Daha entelektüel/aktivist eğilimli okurlara hitap eden ve Punk hareketinin müzik tarafını safdışı bırakarak salt politik formatı benimseyen başka değerli birçok fanzin de vardır.

Komünizmin zulmünü gösteren kanıtlar, sadece mevcut baskıcı rejimlerden değil, anarşistlerin, totaliter komünist kuvvetlerin ihanetine uğradıkları ve onlar tarafından ezildikleri 1921 yılında yaşanan Kronstadt Ayaklanması, 1918-1921 yılları arasında yaşanan Ukranya Anarşizm Hareketi ve 1936-1939 yıllarının İspanyol İç Savaşı’nda da bulunabilir. Komünist rejimler, sonuçları itibariyle tahttan indirilen rejimlerden illa ki farklı olmuyor, en azından hükmedilen tebaalarına göre pek bir şey değişmiyor. Devrimlerin amacı, basit bir hükümdar değiş tokuşu anlamına gelmemeli. “Bu yüzyılda devrim, sadece kapitalist sistemleri devredip yerine eşit derecede ya da daha baskıcı olan kendi sistemlerini devreye sokan komünist örgütlerin profesyonel sınıfı tarafından idare edilen devrim anlamına gelmiştir” (Minnesota müzik grubu Destroy, PE, Sayı: 1, s. 29). Bu anlamda devrimler kısırdöngü haline gelmiştir; hoşnutsuz olanların başkaldırmaları ancak başka bir hoşnutsuz sınıfı yaratmaya yarıyor. Komünizm, anarşizmin sağladığı özgürlük derecesini sağlamıyor; dolayısıyla güya düşmanı olan kapitalizmden daha çok tercih edilen bir sistem olmamalıdır.

Punk hareketi başta, sahte demokratik politikaları benimseyen kapitalist ülkelerde oluştu. Bu nedenle kapitalizm ve onun neden olduğu sorunlar politik Punk’ların ilk hedefi olmuştur. Evsizlik, sınıfçılık ve işyerinde yaşanan sömürü, açgözlülük üzerine kurulan bir sistemin bazı sonuçları olarak görülmektedir. Kapitalist sistem, toplumun bazı üyelerinin bolluk içinde yaşamalarını sağlarken, bu durum o bolluktan mahrum bırakılan insanların sömürülmesiyle doğrudan ilişkilidir. Bir insanın dürüstçe çalışarak zengin olabilme inancı, tekrar tekrar aksi kanıtlarla yıkılmıştır. Eğer bu gerçek olsaydı, ben ve ailem dahil olmak üzere alt sınıfın şu anki birçok mensubunun keyifleri tıkırında olurdu.

Kapitalist toplumda başarı, insanın sahip olduğu para ve mal ölçüsüyle tanımlanır. Bu tanımı kullanarak, kendi konumlarından tatmin olan ve fakir duruma düşmekten korkan orta sınıfın “hali vakti”nin herhangi bir radikal değişime direnebilecek kadar “yerinde” olduğunu söleyebiliriz. Gerçek durumunun farkında olması gereken (ki birçoğu bunun farkındadır) gelir düzeyi düşük olanlar bile orta sınıf bolluğundan bir parça koparabilme olasılığı için çalışırlar. İnsanların yiyecek yerine müzik setleri ve televizyonları yağmalamaları, daha iyi bir yaşamın daha çok para ve daha çok mal anlamına geldiği konusunda ikna olduklarının bir göstergesidir.

Paranın ve belli lükslerin, hayatı kolaylaştırdığı şüphesiz doğrudur, fakat başarı ve başarısızlığı bu ölçülere tabi tutmak tehlikeli imalar barındırır. “Kapitalizm, herkesin kendi kârını azamiye çıkarmaya çalıştığının farz edildiği kuramsal bir modele dayanır. Üstelik, insanlar çoğunlukla, etraflarındaki her şeyi metaya dönüştürerek bu modele uymuştur” (“New World Order,” MRR, Sayı: 98, Temmuz, 1991). Çevrenin şu an karşı karşıya kaldığı tehlike ve felaketler bunu aşikâr bir biçimde kanıtlıyor. İktisatçılar, yaşanacak kayıpları hesaba katmadan çevresel ürünlerin değerini hesapladıkları zaman, gelecek insan kuşakları ve şimdiki bitki ve hayvan türleri için kesin bir felakete yol açmış oluyorlar. Daha uç vakalarda, “bu düşünce biçimi, insanlar ve insanlar arasındaki çatışmanın bir bütün olarak mal haline geldiği savaş zamanlarında en kritik noktasına ulaşır; öldürmek anlamını yitirir” (a.g.e.). Bu çok önemli bir nokta ve bunu vurgulamak için Orta Doğu’da yaşanan Körfez Savaşı’nı örnek verebiliriz.

Kapitalizmin yamyamlık olduğu tekrar tekrar söylenmiştir. Bu ifade genellikle büyük şirket sahipleri veya yöneticilerinin, kâr sağlamak isteğiyle nasıl diğer insanları sömürdüğüne işaret ederken kullanılır. Kapitalizm çoğu zaman sanki belli bir grup insanın ıstırabından kuvvet bularak büyüyor gibi görünüyor. Körfez Savaşı sırasında her iki tarafın askerleri, kâr kaybını önlemenin yanı sıra işleri çoğaltmak için araç olarak kullanılmışlardır. “Bu savaşla ilgili bazı gerçeklerin doğruluğu tartışılmaz: Yüz binlerce masum insan hayatını kaybetmiş; bir uygarlık yok edilmiştir. Kapitalist Amerika’da ise savaşın ima ettikleri oldukça farklıydı: Bundan kazanılacak çok para vardı” (a.g.e.). Bu savaşın neden yanlış olduğu ve neden meşru olmadığının (sanki herhangi bir savaş meşru olabilirmiş gibi) açıkça ortada olan nedenlerine girmeden önce savaşın bazı ekonomik sonuçlarına bakalım. Birileri, Çöl Fırtınası tişörtleri, videoları, televizyon programları ve tampon çıkartmaları gibisinden ürünlerini satabilmek için ırkçı sloganları ve birçok insanın ölümünü kendi çıkarına kullandı. Kâr kategorisinde en çok “kazananlar” büyük olasılıkla petrol şirketleriydi ve popüler savaş karşıtı slogan “petrol için kan dökülmesin”in yerine “kâr için kan dökülmesin” daha doğru olurdu.


[size=12]
Punk bana para kazandırdı, ancak kazandırdığı miktar Punk'ı mideye indirilecek büyük bir lokma olarak gören şirketlere hediye edilen rakamların yanında hiç kalır. İnsanların Punk'a yakıştırdıkları birçok şeyin değerini daha aza indirgemek özelliğim olmuştur. Çünkü Punk ona yakıştırılanlardan daha fazlasıdır. O kadar fazlasıdır ki, yapılan yakıştırmalar, tüm punkların paylaştığı tecrübe ışığının yanında çok anlamsız kalırlar.
Yalancılar, limbik sistemin birer esiri olmuş; en basit zihinsel kapasitelerinin bile uzağında kalmışlardır. Davranışları temkinli ve değişkendir, çünkü uydurduklarını örtmek için ortada olanı göstermemek çabasındadırlar. Sonunda gerçeği vermek ve yenilgiyi kabul etmek durumunda olsalar bile, korkularını saklamak adına her türlü çarpık mantığı savunmak yoluna gidebileceklerdir.

Politikacılar, iş adamları, ve hakimler çarpık mantığın ustaları ve korkunun destekçileridirler. Punk’ları çok güzel entellektüel hedefler haline sokmaya çalışırlar, çünkü limbik sistemlerini kontrol eden insanlara saygıları yoktur. Ve Punk’lar ortada apaçık olanı gördükleri gibi söylemeye devam edeceklerdir, bu söylev sosyal statülerini yerle bir edecek olsa bile.

PUNK, sosyal statü kaybı korkusuna karşı verilen sürekli mücadeledir.


PUNK HAREKETİ

Punk’ı kültürel anlamda bir hareket haline sokan bazı faktörleri saymaya çalıştım. Boş bir sebep uğruna etrafta herşeyi parçalamaya çalışan, gaddarlık yapan, çalıp çırpan, kavga eden; günümüz punk stereotipi olarak gösterilmeye çalışılan kişiler; aslen güzel görünümlü aptal kafalı pop yıldızlarından farksızdırlar.

Çünkü plak şirketleri için şiddet, seks ve bencillik pazarlaması çok kolay öğelerdir. Bunun sonucu birçok müzik grubu kendilerini Punk olarak adlandırıp; farkında olmaksızın punk’a aykırı olan herşeyin stereotipleri haline gelmişlerdir.

“Gel sen de bize katıl” şeklinde taraftar/dinleyici toplama yaklaşımı, genellikle güçlerinin benzer düşüncelere sahip klonlarının sayısının artmasıyla çoğalacağına inanan zayıf insanlarda çekici bir etki yapar. Ancak insanlar birbirlerine, dar görüşlü, kendine hizmeti amaçlayan; ve korkuya dayalı bir bağla bağlanıyorsa, kişilerin sayılarının artmasının bir güç oluşturmayacağı açıktır.

Güçlü ideolojiler bir insan yığınına ihtiyaç duymaz. Zaman içerisinde süregelir, gücünü kaybetmez, çünkü içten içe biolojimizle bütünleşir. Güçlü ideolojiler Homo sapiens olarak varolmanın anlamının bir parçasıdır. Punk bu geleneğin tipik bir örneğini oluşturur.

Burada ve şu anda olanın üzerinde olan, epik paydaların bir hareketidir. Çünkü öyledir, öyleydi, öyle olacak; insanlar yeryüzünde yürüdükleri sürece.

Kültürün doymak bilmez bir şekilde geliştiği günümüzde, Punkların da günü gelecektir. Internet insanlara birkez daha direkt olarak iletişim kurma iznini vermektedir. Webde insan davranışı interaktiftir, kitle medya organlarının oluşmasından önceki dönemlerde olduğu gibi.

İnsanlar şimdilerde yine ideolojik tartışmalara ve yaşam tarzı konularına yönlenmektedirler. Kendilerini kapatıp, bir ağın, ticarethanenin ya da sistemin kabul edeceği davranış tarzının benimsedikleri klasik 20. yüzyıl davranış biçiminin aksine bir durum oluşmaktadır böylece. Yalanlar ve elitizmin gizemleri web üzerindeki global tartışmalar ve bilgi alışverişiyle açığa çıkmaktadır.


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://scenekids.eniyiforum.net
kaktüs
SceneKids Özel Üyeler
SceneKids Özel Üyeler
kaktüs


Mesaj Sayısı : 1450
Rep Puan : 1581
Kayıt tarihi : 21/04/09
Yaş : 33
Nerden : anKaRa...!

Punk Felsefesi Empty
MesajKonu: Geri: Punk Felsefesi   Punk Felsefesi Icon_minitimeÇarş. Nis. 22, 2009 11:56 am

paylaşm içn saol cnm
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
pixi[é]La_xD
Moderatör
Moderatör
pixi[é]La_xD


Mesaj Sayısı : 3082
Rep Puan : 4351
Kayıt tarihi : 20/04/09
Yaş : 34
Nerden : ||| ๑۩۞۩๑ ۞|™•● ANKARA●•™ |۞ ๑۩۞۩๑

Punk Felsefesi Empty
MesajKonu: Geri: Punk Felsefesi   Punk Felsefesi Icon_minitimePerş. Nis. 23, 2009 11:32 am

tsk ederz teo rendeer
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
taFFyo
V.İ.P
V.İ.P
taFFyo


Mesaj Sayısı : 541
Rep Puan : 681
Kayıt tarihi : 20/04/09
Yaş : 33
Nerden : ankara :F

Punk Felsefesi Empty
MesajKonu: Geri: Punk Felsefesi   Punk Felsefesi Icon_minitimeC.tesi Nis. 25, 2009 12:11 am

paylaşım icin saol:D
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
XxX_Celine_
Prenses
Prenses
XxX_Celine_


Mesaj Sayısı : 2695
Rep Puan : 3470
Kayıt tarihi : 20/04/09
Yaş : 31
Nerden : «•••ºANKARAº•••»

Punk Felsefesi Empty
MesajKonu: Geri: Punk Felsefesi   Punk Felsefesi Icon_minitimeSalı Mayıs 12, 2009 5:54 pm

p.için tşkler
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://<a href="http://www.glitter-graphics.com"><img src="http:
 
Punk Felsefesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» pUnk neDiR?
» PunK. . =)
» pUnk giyim. .
» anaRcho punk. .
» Pop Punk...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
SceneKids, EmoFun Forum, Müzik & Chat :: Punk Nedir?-
Buraya geçin: