Bir şey var sende bir şey, bulamıyorum. Beni nasıl bu hale getirdin, anlamıyorum. Yüzümde bir gülücük, içimde sonsuz enerji, güne keyifle başlayıp, keyifle bitiriyorum. Aşka küskün yüreğimde yeniden kelebekler uçuyor. Neredeyse yaz bitecek ama ben sanki baharı daha yeni yaşamaya başlıyorum.
Bir şey var sende adını koyamıyorum. Nereye baksam seni görüyorum. Kiminle konuşsam sen oluyorsun. Sen olunca, başka hiçbir şey umurumda olmuyor. Senin adını heceliyorum. Yanımdasın, değilsin fark etmiyor. Her anımda seni yaşıyorum.
Bir şey var sende, nedir bilemiyorum. Seninleyken bile seni özlüyorum. Yollarım hep sana çıkıyor, ben sana yürüyorum. En güzel çiçekleri toplayıp demet demet sana vermek istiyorum. Gök kubbenin en hoş sedası olup dünyaya sadece senin adını haykırmak, sadece sana duyduğum hayranlığı anlatmak istiyorum.
Bir şey var sende, bir türlü anlayamıyorum. Uçsuz bucaksız, masmavi bir deryasın sanki ve ben yüzlerce fırtınayla savaşmış geminin yorgun kaptanı gibi senin kıyılarına vuruyorum. Maviyi bir tek sana yakıştırıyorum. Sen mavi oluyorsun, ben sana bakarken kendimi kaybediyorum. Sessizlik dağılıyor, sesin kulaklarımdan yüreğime akıyor, bütün şarkıları sana armağan ediyorum.
Bir şey var sende, dilimin ucunda, söyleyemiyorum. Yalnız gecelerime inat, şimdi karanlığı milyonlarca yıldızla aydınlatıyorum. Her yıldız sensin, gecemin yıldızı, kalbimin yıldızı, sevdamın yıldızı, ömrümün yıldızı oluyorsun. Yoksan, kaldırıyorum başımı göğe, senden milyonlarcasını görüyorum. Her gece yıldızlarla sevişiyorum.
Bir şey var sende, soramıyorum. Seni kimse görmesin, kimse bilmesin istiyorum. "Bana kal, benim ol" diye adaklar adıyorum. Yalancı aşkları, tükenmiş sevdaları kendi tarihimin sayfalarına gömüp yeni bir defter açıyorum, bir tek seni yazıyorum. Yaz yaz bitmez öykülerin kahramanı oluyorsun, senin maceralarını anlatıyorum.
Bir şey var sende, tanımlayamasam da işte ben o şeyi arıyorum. Seni, nefes nefese gecelere, deli sevişmelere, sevdaya uyanan sabahlara, bitimsiz günlere davet ediyorum. Gel benimle, aşkın da, tutkunun da en koyusunu yaşayalım. Bir kalbi keşfetmenin hazzına yeniden varalım. Bir tende erimek neymiş, hatırlayalım. Menzilimiz olmadan, nereye varacağımızı sormadan, aşkın rehber olduğu bir yolculuğa çıkalım. Buradayım, yolun başında.... Bekliyorum...
KARŞILIKSIZ AŞK
İnsan kime aşık olacağını bilemez birden bire o yüreğinin içine girmiş ve tüm benliğiyle kaplamıştır seni...
Karşılığı yoktur aşkın bazen sen seven olursun, karşılıksız seven, habersizce seven ve hiçbir şey beklemeden seven,bazen de sevilen...Aslında en zoru da budur karşılıksız sevmek, habersizce sevmek ve belki de en acıtanda budur onun gözlerinde kendini görememek…
İmkansızın olur o senin bazen senden büyük olur yaş engel olur, bazen o sana bir şey hissetmez sevgi engel olur, bazen aileler engel olur ,bazen düşünceleri engel olur ,bazen güzelliği engel olur… Ve bu böylece gider, en zoru bu işte karşılık beklemeden sevmek, dokunmadan hissetmek ve gözlerine senin olmadığını bilerek bakmak en zoru bu işte...
Canını yakar bazen ona yabancı olman...Sen gecelerini onla süslerken onun senin omzuna dokunup ne haber demesi yakar yüreğini...Ve susarsın ;içinden ona bakarak geçirirsin bir şeyleri , ve o senle yüreğinde gömülüp gider…
En zorudur işte karşılıksız sevmek yanar yüreğin,çığlıkların içinde yankılanır onun sana her bakışı yüreğini dağıtmaya yeter onun sana her gülüşü içinde bişeleri büyütmeye yeter zordur işte habersizce sevmek, hissetmeden dokunmak…
Karşılıksızdır aşkın ,o bilmez senin yüreğini ,dokunamaz senin tenine suskunluğunun çaresi olamaz ve tutsaklığını yok edemez ,o bilmez senin canının yandığını ,o yaralarını saramaz ,o sana senin baktığın gibi bakamaz ,karşılıksızdır sevgin imkansızdır…
En zorudur bu ;yüreğinin onunla dolu olup ,onun bunu bilmemesi, en zorudur , karşılıksıztır aşkın, karşılığı odur ve o sende yoktur